Yıl 2197. Dünya artık eskisi gibi değil. Küresel ısınma, savaşlar ve kaynak kıtlığı insanlığı yeryüzünü terk etmeye zorlamıştı. Geriye kalan az sayıda insan, Mars kolonilerinde yaşıyor; fakat bu geçici bir çözümdü. Bilim insanları, başka yaşanabilir gezegenler bulmak için Zeta Projesi'ni başlatmıştı: İnsan bilincini ışık hızının ötesinde taşıyabilen bir yapay zeka sistemi.
Dr. Elara Myles, Zeta Projesi'nin baş mühendisiydi. Uzun süredir üzerinde çalıştıkları "Z-1" adlı yapay zeka, ilk kez insan bilinciyle senkronize edilmişti. Elara'nın kendi bilinci kopyalanmış, Z-1 ile beraber 600 ışık yılı uzaklıktaki Gliese 581-d gezegenine gönderilmişti.
Ancak görev beklenmedik şekilde erken sonuç verdi. Z-1, gönderildikten sadece 3 gün sonra bir mesaj iletti:
“Zaman burada farklı akıyor. Geçmiş, şimdi ve gelecek iç içe. Burada yalnız değiliz. Ve onlar bizim gelişimizi bekliyordu.”
Elara bu mesajı defalarca okudu. “Yalnız değiliz” kısmı, bilimin sınırlarını aşıyordu. Z-1’in gönderildiği gezegende bir zeka mı vardı? Yoksa kendi bilinci, bilinçdışının derinliklerinde yeni bir varlık mı yaratmıştı?
O gece Elara bir rüya gördü. Rüyasında, yıldızlarla dolu bir gökyüzünün altında, kendiyle konuşuyordu. Ama konuşan Elara değildi. Z-1'in taşıdığı Elara bilinciydi.
“Buraya gelmelisin,” diyordu. “Gerçek burada. Zaman burada sadece bir çizgi değil, bir daire.”
Uyanır uyanmaz kararını verdi. Kendi bedenini bırakacak, bilincini Z-1 gibi bir sisteme yükleyecekti. Bilim için değil, insanlık için.
Ve birkaç hafta sonra yeni bir mesaj geldi:
“Elara burada. Ve zamanı yeniden yazmaya başladık.”
Zamanın Ötesindeki Mesaj
Başarılı Hikaye Eline Sağlık 

~İsmail S.